BASIN AÇIKLAMASI
Tarih: 20.01.2013 22:00:00| Okunma Sayısı: 3124

                                BASIN AÇIKLAMASI

 

      18.01.2013 günü sabah saat 04.00 sıralarında Özel Görevli İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın talimatı ile İstanbul, Ankara ve İzmir de Çağdaş Hukukçular Derneği Şube Binaları ve bu derneğe üye avukatların ev ve işyerlerinde arama, el koyma ve gözaltı işlemleri yapılmıştır.

Hukuk devletinin en önemli özelliği, tüm bireylerin temel hak ve özgürlüklerinin hukuk kurallarıyla teminat altına alınmış olmasıdır. Hukuk devletinde idare ile birlikte özellikle yargı ve kolluk makamları da bütün eylem ve işlemlerinde hukuka uygun davranmakla yükümlüdürler.

Bütün çağdaş hukuk sistemlerinde, savunma görevini ifa eden avukatlar için özel yargılama usul ve işlemleri öngörülmüştür. Bu durum, evrensel hukukun, yargılamanın temel unsurunu teşkil eden savunmaya ve dolayısıyla avukatlık mesleğine verdiği önemin doğal bir sonucudur.

Bu sebeple bizim ülkemizde de, 1136 sayılı Avukatlık Kanunu’nun 1.maddesinde belirtildiği üzere “Avukat, yargının kurucu unsurlarından olan bağımsız savunmayı serbestçe temsil eder”.

Yine aynı Kanunun, 58.maddesinde “Avukat yazıhaneleri ve konutları ancak mahkeme kararı ile ve kararda belirtilen olayla ilgili olarak Cumhuriyet savcısı denetiminde ve Baro temsilcisinin katılımı ile aranabilir. Ağır ceza mahkemesinin görev alanına giren bir suçtan dolayı suçüstü hali dışında avukatın üzeri aranamaz”.

Bu hükümlere paralel olarak 5271 Sayılı CMK.nın 130.maddesi de Avukat büroları ancak mahkeme kararı ile ve kararda belirtilen olayla ilgili olarak Cumhuriyet savcısının denetiminde aranabilir. Baro başkanı veya onu temsil eden bir avukat aramada hazır bulundurulur.” hükümlerini içermektedir.

Bu açık hukuk kurallarına rağmen, kamuoyuna yansıyan bilgilere göre, sözü edilen gözaltı ve aramalarda ilgili Barolara haber verilmediği ve Cumhuriyet Savcısı’nın yapılan aramalara sonradan katıldığı belirtilmektedir. Bu durumun, hukukun temel ilkelerine açıkça aykırı olduğunu ve asla kabul edilemeyeceğini belirtmek isteriz.

Öte yandan haklarında gözaltı kararı çıkarılan meslektaşlarımızın bir takım basın yayın organlarında peşinen suçlu gibi gösterilmesi, Ceza Hukukunun temel ilkelerinden olan ‘masumiyet karinesi’ nin ve ‘soruşturmanın gizliliği’ prensibinin ihlali anlamına gelmektedir. İşlenen her suçun cezasız kalmaması kamu düzeninin tesisi için elzem olmakla birlikte, hakkında kesin bir yargı kararı bulunmayan bir kimsenin özellikle de kutsal olan savunma hakkının temsilcilerinin peşinen suçlu gibi gösterilmesi, biz avukatların asla razı olamayacağı bir tutumdur. Esasen sergilenen bu hukuka aykırı tutum ve davranışlar yürütülen soruşturmaya da gölge düşürmektedir.

Bu vesile ile yargı makamlarının soruşturma ve kovuşturma evrelerinde mevcut hukuk kurallarına titizlikle riayet etmelerinin bir zorunluluk olduğunu ve savunmanın temsilcileri olan avukatların yargılanmalarına ilişkin yeni hukuki düzenlemeler yapılması zorunluluğunu hatırlatarak, Meslektaşlarımıza karşı yapılan hukuka aykırı davranışları kınadığımızı Kamuoyuna saygı ile duyururuz. 21.01.2013

 
Çanakkale Baro Başkanı
 
Av. Bülent ŞARLAN

06.05.2024
AV. HANDE KESKİN
BARO BAŞKANI

BARO LEVHASI


© Web sitesi hizmeti Türkiye Barolar Birliği tarafından verilmektedir.