ÇANAKKALE BARO BAŞKANI AV. BÜLENT ŞARLAN’IN 5 NİSAN AVUKATLAR GÜNÜ KONUŞMASI
BARO BAŞKANIMIZ AV. BÜLENT
ŞARLAN’IN
5 NİSAN AVUKATLAR GÜNÜ KONUŞMASI
Değerli meslektaşlarım,
Saygıdeğer katılımcılar,
Kıymetli basın mensupları,
Sizleri Çanakkale Barosu adına sevgi ve saygılarımla selamlıyor, tüm meslektaşlarımın 5 Nisan Avukatlar Günü’nü kutluyorum.
5 Nisan Avukatlar Günü, yargı yoluyla hakkına ulaşmaya çalışan herkesin günüdür.
Avukat olmak, hele ki ülkemizde avukat olmak ve avukat kalabilmek çok zordur.
Bizler, Hukuk Devleti’nin varlığı için avukatız.
Bizler, Hukukun herşeyi çözdüğüne inandığımız için;
hukukun üstünlüğünden yana olduğumuz için avukatız.
Bizler, halkın güvencesi olabilmek için avukatız.
Biz Avukatlar;
çocuğa, kadına, canlılara yapılan şiddetin karşısında duranlarız.
Doğa katliamlarına karşı mücadele edenleriz.
Halkın yargıdaki gücüyüz.
Bizler,
kamunun vicdanı,
demokrasinin teminatı olan; avukatız.
Ve bizler,
Hiç tanımadığımız insanların hakkına ulaşması için,
Ve hakkı yenilenler için çalıştık, çalışmaya da devam edeceğiz.
Demokrasi için, güçler ayrılığı için,
Bağımsız, tarafsız yargı için
dün olduğu gibi bugün de, yarın da çalışmaya devam edeceğiz.
Engellensek de, zorluklarla karşılaşsak da, yok sayılmaya çalışılsak da,
Halkın yargıdaki gücüyüz.
yargının kurucu unsuruyuz.
Hukukun emekçisiyiz.
“HERKES İÇİN ADALET!” diyenler bizleriz.
Ve Adaletin bekçisi olabilmek için daima varız, var olmaya da devam edeceğiz.
Avukatlar mücadeleyi sever, çünkü mücadelenin kendisi, avukatlık mesleğidir.
Avukatlar olduğu sürece, bağımsız ve tarafsız yargının varlığı sürecektir.
Türkiye Cumhuriyeti; Atatürk İlkelerine, Demokratik, Laik ve Sosyal Hukuk Devletine bağlı kalmaya devam edecektir.
Hep haykırdık;
“Avukat, yargının teminatıdır”,
“Hâkim ve savcı nasıl korunuyorsa, avukat da öyle korunmalıdır.” dedik.
“Uygulama ve söylemlerle meslek mensuplarımızı hedef göstermeyin” dedik.
“Gün gelecek sizin de avukata ihtiyacınız olacak” dedik.
Ama daha kötü bir tabloyla karşılaştık.
Hakarete uğradık, dövüldük, öldürüldük.
“Artık yeter” diyoruz, “daha ne kadar öleceğiz” diye soruyoruz.
Mesleğimizi yaptığımız için kategorize edilmek istemiyoruz.
Davaların tarafı gibi görülüp, saldırıya uğramak, öldürülmek istemiyoruz.
Daha 16 Mart da Kocaeli, Gebze de genç meslektaşımız Av. Ersin Aslan, haciz sırasında öldürüldü.
Meslektaşımıza rahmet dilerken bu tür olayları şiddetle kınıyor, benzeri olayların birkez daha yaşanmamasını diliyoruz.
Değerli Meslektaşlarım,
Sizlerin de bildiği gibi yargının vazgeçilmez unsurları; avukatlar, hâkimler ve savcılardır.
Dünyanın hangi ülkesinde olursak olalım,
bir ülkenin; yargı sisteminin bağımsızlığı, tarafsızlığı ve savunmaya verdiği değer
o ülkeyi gerçek hukuk devleti yapar.
Yargılamada savunmaya ne kadar önem verilirse,
yargının bağımsız ve tarafsız kalabilmesi,
o kadar mümkün olacaktır.
Bu sebeple;
“Yargı Sistemi İçerisinde Avukatlığı Güçlendirmek” demek;
“Hukuk Devletini Güçlendirmek” demektir.
Yargılama içinde avukatlar ne kadar güçlü ise,
yargı o derece adil kararlar verecek, bağımsız ve tarafsız kalabilecektir.
Oysa tüm bunlara rağmen;
Davaların tarafı gibi görülüp müvekkilin yerine konulan,
kimi Siyasetçiler tarafından yıpratılmak istenen,
yaptıklarımızdan rahatsız olanlarca hedef tahtasına koyulan,
sesleri kısılmaya çalışılan bizleriz.
Angarya noktasına getirilen düşük CMK ücretleriyle çalıştırılan,
Kamu hizmeti yaptığı unutturulmak istenen bizleriz.
Cüppelerimize düğme dikilmeye çalışılan,
Genel kurulları yaptırılmayan yine bizleriz.
Oysa unutulmasın ki avukatların sesi kesilirse, toplumun nefesi kesilir.
Değerli meslektaşlarım,
70 yılı aşan mazisi ile Çanakkale Barosu,
Demokratik, laik ve sosyal hukuk devleti için,
hukukun üstünlüğü için,
yargı bağımsızlığı ve güçlü savunma için çalışan bir barodur.
Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün gösterdiği hedefe ulaşma adına, açtığı yolda ilerlemeyi görev bilmiştir.
Bu yolda karşılaştığı zorluklara hiçbir zaman boyun eğmemiştir.
Çanakkale Barosu, avukatlarımızın bağımsız ve özgür yanının koruyucusu,
Yurttaşlarımızın temel hak ve özgürlüklerini savunucusudur.
Avukatlık Kanunu’nun Barolara verdiği görev çok net ve açıktır.
“Hukukun üstünlüğünü, insan hak ve özgürlüklerini savunmak ve korumak” baroların görevidir.
Çanakkale Barosu da gerek Çanakkale’de gerekse ülkemizde,
her türlü çevre, insan hakkı ve hukuk ihlallerine karşı taraf olmayı sürdürecektir.
Saygıdeğer Meslektaşlarım,
Pandemi süreci; iki yıldır maalesef avukatlar haftasını etkinliklerle kutlamamızı engelliyor.
Ülkemizdeki hasta sayısının artışı, vefatlar, sevdiklerimizi yanımızdan alıyor.
Bu hastalık nedeniyle geçen hafta, Gelibolu İlçe Temsilcilerimizden Av. Erdoğan Doğan’ı kaybettik.
Vefatı bizleri derinden üzmüştür.
Meslek büyüğümüz ve abimiz Av. Erdoğan Doğan,
Gelibolu’da mesleki ve Baroculuk adına bizlerle önemli çalışmalara imza atmıştı,
14 Eylül 2020 tarihinde Biga’dan Av. İhsan Şen abimizi kaybettik,
11 Mayıs 2020 tarihinde Av. İlhan Ersak abimizi kaybettik,
Değerli üstatlarımızdı, mesleğimize katkıları çok büyüktü, beyefendi insanlardı.
Onları, bu anlamlı günde birkez daha saygıyla ve rahmetle anıyor,
değerli ailelerine ve hukuk camiamıza başsağlığı diliyorum.
Değerli Meslektaşlarım,
Sağlık açısından çok zorlu bir süreçten geçiyoruz.
Salgına karşı kendimizi savunmak durumundayız.
Hepimizin geleceği için gerekli tüm hassasiyeti göstererek, tedbirlere uymak zorundayız.
Son günlerde çıkan bazı haberlerde Sayın Sağlık Bakanı’nın yaptığı açıklamada
“Kritik görevlerde bulunanların aşılamasına bu hafta başlanacak. Öğretmenler aşı için şu an tanımlı. Emniyet, jandarma, hâkimler, savcılar hepsinin aşıları bu hafta başlıyor.” denilmiştir.
Oysa Avukatlar da, hâkimler ve savcılar gibi kritik görev yapmaktadır.
Avukatlar; duruşma salonunda, kalemde, icrada, müdürlüklerde,
hatta adliye dışında herkesle daha yoğun bir temasta bulunmaktadır.
Yani daha fazla risk altındadır.
Öte yandan avukatların aşı olması, adliyedeki herkesin sağlığı için gereklidir.
Avukatların aşı planlamaları hâkim ve savcılarla birlikte yapılmalıdır.
Pandemi sürecinden bahsederken, bu savaşın esas kahramanlarından bahsetmeden geçmemeliyiz.
O kahramanlar ailelerinden, sevdiklerinden uzakta tam 1 yıldır bizler için, bu ülke için ciddi bir emek harcamaktadırlar.
Bu vesileyle,
Pandemi koşullarında ülkemize hizmet eden, canla başla emek veren tüm sağlık çalışanlarımıza buradan teşekkürlerimi, şükranlarımı sunuyorum.
Değerli Meslektaşlarım,
Pandemi gerekçe gösterilerek, Genel Kurullarımızı yapamadık.
Maalesef; bu süreçte yasalara ve mevzuata aykırı durumlara şahit olduk.
Yönetmelik ve İdari Kararlar, Avukatlık Kanununun üzerinde görüldü.
Yüksek Seçim Kurulu bu konuda birbiriyle çelişen kararlar verdi.
AVM’ler açıkken, salonlar ağzına kadar dolu Parti Kongreleri yapılıyorken;
Baroların Genel Kurulları yapılamadı, yaptırılmadı.
Ekim ve Aralık 2020 de yapamadığımız Genel Kurulumuzu
Mayıs 2021’de yapmakla ilgili yasal süreci başlatmış bulunuyoruz.
Sağlık dışında başkaca bir engelle karşılaşmamayı temenni ediyoruz.
Değerli Meslektaşlarım,
İstanbul Sözleşmesi ile ilgili alınan kararı hepimiz biliyoruz.
Çanakkale Barosu olarak kadına yönelik her türlü şiddetin daima karşısındayız.
Kadın hakları mücadelesini daha da güçlendirmeye kararlıyız.
Kadına yönelik şiddetin bir insan hakkı ihlali olduğunu vurgulamaya,
kadını birey olarak görmeyen anlayışın karşısında durmaya devam edeceğiz.
Hukuki ve fiili eşitliği sağlama yolunda,
Kadın erkek eşitliğini anlatmaktan vazgeçmedik, vazgeçmeyeceğiz.
Değerli meslektaşlarım,
Sözlerimi bitirirken,
6 yıl önce 31 Mart da teröristler tarafından Çağlayan Adliyesi’nde görevi başında şehit edilen İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesinden sınıf arkadaşım, Şehit Cumhuriyet Savcısı Mehmet Selim Kiraz'ı saygıyla anıyorum.
Yanısıra vefat eden tüm meslektaşlarım ile yargı mensuplarına rahmet diliyorum.
Bugün burada bizlerle olduğunuz için sizlere ayrı ayrı teşekkür ediyorum.
Farabi’nin dediği gibi; ‘toplum sevgi ile kaynaşır, adaletle yaşar, dürüst çalışmakla hayatta kalır.’
Ve Mustafa Kemal Atatürk’ün dediği gibi
“Herhalde dünyada bir hak vardır ve hak kuvvetin üstündedir.”
Bu duygu ve düşüncelerle,
Ülkemize, hak ettiğimiz hukuk devleti ve
demokrasi anlayışının yerleşmesi umuduyla,
HERKES İÇİN ADALET
ADALET İÇİN AVUKAT diyerek
tüm meslektaşlarımın Avukatlar Gününü kutlar, sevgi ve saygılarımı sunarım.
Değerli
meslektaşlarım,
Saygıdeğer
katılımcılar,
Kıymetli
basın mensupları,
Sizleri
Çanakkale Barosu adına sevgi ve saygılarımla selamlıyor, tüm meslektaşlarımın 5
Nisan Avukatlar Günü’nü kutluyorum.
5
Nisan Avukatlar Günü, yargı yoluyla hakkına ulaşmaya çalışan herkesin günüdür.
Avukat
olmak, hele ki ülkemizde avukat olmak ve avukat kalabilmek çok zordur.
Bizler,
Hukuk Devleti’nin varlığı için avukatız.
Bizler,
Hukukun herşeyi çözdüğüne inandığımız için;
hukukun üstünlüğünden yana olduğumuz için
avukatız.
Bizler,
halkın güvencesi olabilmek için avukatız.
Biz
Avukatlar;
çocuğa,
kadına, canlılara yapılan şiddetin karşısında duranlarız.
Doğa
katliamlarına karşı mücadele edenleriz.
Halkın
yargıdaki gücüyüz.
Bizler,
kamunun
vicdanı,
demokrasinin
teminatı olan; avukatız.
Ve
bizler,
Hiç
tanımadığımız insanların hakkına ulaşması için,
Ve
hakkı yenilenler için çalıştık, çalışmaya da devam edeceğiz.
Demokrasi
için, güçler ayrılığı için,
Bağımsız,
tarafsız yargı için
dün
olduğu gibi bugün de, yarın da çalışmaya devam edeceğiz.
Engellensek
de, zorluklarla karşılaşsak da, yok sayılmaya çalışılsak da,
Halkın
yargıdaki gücüyüz.
yargının
kurucu unsuruyuz.
Hukukun
emekçisiyiz.
“HERKES
İÇİN ADALET!” diyenler bizleriz.
Ve
Adaletin bekçisi olabilmek için daima varız, var olmaya da devam edeceğiz.
Avukatlar
mücadeleyi sever, çünkü mücadelenin kendisi, avukatlık mesleğidir.
Avukatlar
olduğu sürece, bağımsız ve tarafsız yargının varlığı sürecektir.
Türkiye
Cumhuriyeti; Atatürk İlkelerine,
Demokratik, Laik ve Sosyal Hukuk Devletine bağlı kalmaya devam edecektir.
Hep haykırdık;
“Avukat, yargının
teminatıdır”,
“Hâkim ve savcı
nasıl korunuyorsa, avukat da öyle korunmalıdır.” dedik.
“Uygulama ve
söylemlerle meslek mensuplarımızı hedef göstermeyin” dedik.
“Gün gelecek
sizin de avukata ihtiyacınız olacak” dedik.
Ama daha kötü bir
tabloyla karşılaştık.
Hakarete
uğradık, dövüldük, öldürüldük.
“Artık
yeter” diyoruz, “daha ne kadar öleceğiz” diye soruyoruz.
Mesleğimizi
yaptığımız için kategorize edilmek istemiyoruz.
Davaların
tarafı gibi görülüp, saldırıya uğramak, öldürülmek istemiyoruz.
Daha
16 Mart da Kocaeli, Gebze de genç meslektaşımız Av. Ersin Aslan, haciz
sırasında öldürüldü.
Meslektaşımıza
rahmet dilerken bu tür olayları şiddetle kınıyor, benzeri olayların birkez daha
yaşanmamasını diliyoruz.
Değerli
Meslektaşlarım,
Sizlerin
de bildiği gibi yargının vazgeçilmez unsurları; avukatlar, hâkimler ve
savcılardır.
Dünyanın
hangi ülkesinde olursak olalım,
bir
ülkenin; yargı sisteminin bağımsızlığı, tarafsızlığı ve savunmaya verdiği değer
o ülkeyi gerçek hukuk devleti yapar.
Yargılamada
savunmaya ne kadar önem verilirse,
yargının
bağımsız ve tarafsız kalabilmesi,
o
kadar mümkün olacaktır.
Bu
sebeple;
“Yargı
Sistemi İçerisinde Avukatlığı Güçlendirmek” demek;
“Hukuk Devletini Güçlendirmek” demektir.
Yargılama
içinde avukatlar ne kadar güçlü ise,
yargı
o derece adil kararlar verecek, bağımsız ve tarafsız kalabilecektir.
Oysa
tüm bunlara rağmen;
Davaların
tarafı gibi görülüp müvekkilin yerine konulan,
kimi
Siyasetçiler tarafından yıpratılmak istenen,
yaptıklarımızdan
rahatsız olanlarca hedef tahtasına koyulan,
sesleri
kısılmaya çalışılan bizleriz.
Angarya
noktasına getirilen düşük CMK ücretleriyle çalıştırılan,
Kamu
hizmeti yaptığı unutturulmak istenen bizleriz.
Cüppelerimize
düğme dikilmeye çalışılan,
Genel
kurulları yaptırılmayan yine bizleriz.
Oysa
unutulmasın ki avukatların sesi
kesilirse, toplumun nefesi kesilir.
Değerli
meslektaşlarım,
70
yılı aşan mazisi ile Çanakkale Barosu,
Demokratik,
laik ve sosyal hukuk devleti için,
hukukun
üstünlüğü için,
yargı
bağımsızlığı ve güçlü savunma için çalışan bir barodur.
Ulu
Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün gösterdiği hedefe ulaşma adına, açtığı yolda
ilerlemeyi görev bilmiştir.
Bu
yolda karşılaştığı zorluklara hiçbir zaman boyun eğmemiştir.
Çanakkale
Barosu, avukatlarımızın bağımsız ve özgür yanının koruyucusu,
Yurttaşlarımızın
temel hak ve özgürlüklerini savunucusudur.
Avukatlık Kanunu’nun Barolara
verdiği görev çok net ve açıktır.
“Hukukun
üstünlüğünü, insan hak ve özgürlüklerini savunmak ve korumak”
baroların görevidir.
Çanakkale Barosu da gerek
Çanakkale’de gerekse ülkemizde,
her türlü çevre, insan
hakkı ve hukuk ihlallerine karşı taraf olmayı sürdürecektir.
Saygıdeğer
Meslektaşlarım,
Pandemi
süreci; iki yıldır maalesef avukatlar haftasını etkinliklerle kutlamamızı
engelliyor.
Ülkemizdeki
hasta sayısının artışı, vefatlar, sevdiklerimizi yanımızdan alıyor.
Bu
hastalık nedeniyle geçen hafta, Gelibolu İlçe Temsilcilerimizden Av. Erdoğan
Doğan’ı kaybettik.
Vefatı
bizleri derinden üzmüştür.
Meslek
büyüğümüz ve abimiz Av. Erdoğan Doğan,
Gelibolu’da
mesleki ve Baroculuk adına bizlerle önemli çalışmalara imza atmıştı,
14
Eylül 2020 tarihinde Biga’dan Av. İhsan Şen abimizi kaybettik,
11
Mayıs 2020 tarihinde Av. İlhan Ersak abimizi kaybettik,
Değerli
üstatlarımızdı, mesleğimize katkıları çok büyüktü, beyefendi insanlardı.
Onları,
bu anlamlı günde birkez daha saygıyla ve rahmetle anıyor,
değerli
ailelerine ve hukuk camiamıza başsağlığı diliyorum.
Değerli
Meslektaşlarım,
Sağlık
açısından çok zorlu bir süreçten geçiyoruz.
Salgına
karşı kendimizi savunmak durumundayız.
Hepimizin
geleceği için gerekli tüm hassasiyeti göstererek, tedbirlere uymak zorundayız.
Son
günlerde çıkan bazı haberlerde Sayın Sağlık Bakanı’nın yaptığı açıklamada
“Kritik görevlerde bulunanların aşılamasına bu
hafta başlanacak. Öğretmenler aşı için şu an tanımlı. Emniyet, jandarma,
hâkimler, savcılar hepsinin aşıları bu hafta başlıyor.” denilmiştir.
Oysa
Avukatlar da, hâkimler ve savcılar gibi kritik görev yapmaktadır.
Avukatlar;
duruşma salonunda, kalemde, icrada, müdürlüklerde,
hatta
adliye dışında herkesle daha yoğun bir temasta bulunmaktadır.
Yani
daha fazla risk altındadır.
Öte
yandan avukatların aşı olması, adliyedeki herkesin sağlığı için gereklidir.
Avukatların
aşı planlamaları hâkim ve savcılarla birlikte yapılmalıdır.
Pandemi
sürecinden bahsederken, bu savaşın esas kahramanlarından bahsetmeden
geçmemeliyiz.
O
kahramanlar ailelerinden, sevdiklerinden uzakta tam 1 yıldır bizler için, bu
ülke için ciddi bir emek harcamaktadırlar.
Bu
vesileyle,
Pandemi
koşullarında ülkemize hizmet eden, canla başla emek veren tüm sağlık
çalışanlarımıza buradan teşekkürlerimi, şükranlarımı sunuyorum.
Değerli
Meslektaşlarım,
Pandemi gerekçe
gösterilerek, Genel Kurullarımızı yapamadık.
Maalesef; bu
süreçte yasalara ve mevzuata aykırı durumlara şahit olduk.
Yönetmelik ve
İdari Kararlar, Avukatlık Kanununun üzerinde görüldü.
Yüksek Seçim
Kurulu bu konuda birbiriyle çelişen kararlar verdi.
AVM’ler açıkken, salonlar
ağzına kadar dolu Parti Kongreleri yapılıyorken;
Baroların Genel
Kurulları yapılamadı, yaptırılmadı.
Ekim ve Aralık 2020 de yapamadığımız Genel Kurulumuzu
Mayıs 2021’de yapmakla ilgili yasal süreci başlatmış
bulunuyoruz.
Sağlık dışında başkaca bir engelle karşılaşmamayı temenni
ediyoruz.
Değerli
Meslektaşlarım,
İstanbul
Sözleşmesi ile ilgili alınan kararı hepimiz biliyoruz.
Çanakkale
Barosu olarak kadına yönelik her türlü şiddetin daima karşısındayız.
Kadın
hakları mücadelesini daha da güçlendirmeye kararlıyız.
Kadına
yönelik şiddetin bir insan hakkı ihlali olduğunu vurgulamaya,
kadını
birey olarak görmeyen anlayışın karşısında durmaya devam edeceğiz.
Hukuki
ve fiili eşitliği sağlama yolunda,
Kadın
erkek eşitliğini anlatmaktan vazgeçmedik, vazgeçmeyeceğiz.
Değerli
meslektaşlarım,
Sözlerimi
bitirirken,
6
yıl önce 31 Mart da teröristler tarafından Çağlayan Adliyesi’nde görevi başında
şehit edilen İstanbul
Üniversitesi Hukuk Fakültesinden sınıf arkadaşım, Şehit Cumhuriyet Savcısı
Mehmet Selim Kiraz'ı saygıyla anıyorum.
Yanısıra vefat eden tüm
meslektaşlarım ile yargı mensuplarına rahmet diliyorum.
Bugün
burada bizlerle olduğunuz için sizlere ayrı ayrı teşekkür ediyorum.
Farabi’nin
dediği gibi; ‘toplum sevgi ile kaynaşır, adaletle yaşar, dürüst çalışmakla
hayatta kalır.’
Ve
Mustafa Kemal Atatürk’ün dediği gibi
“Herhalde dünyada
bir hak vardır ve hak kuvvetin üstündedir.”
Bu
duygu ve düşüncelerle,
Ülkemize,
hak ettiğimiz hukuk devleti ve
demokrasi
anlayışının yerleşmesi umuduyla,
HERKES
İÇİN ADALET
ADALET
İÇİN AVUKAT diyerek
tüm
meslektaşlarımın Avukatlar Gününü kutlar, sevgi ve saygılarımı sunarım.
Değerli
meslektaşlarım,
Saygıdeğer
katılımcılar,
Kıymetli
basın mensupları,
Sizleri
Çanakkale Barosu adına sevgi ve saygılarımla selamlıyor, tüm meslektaşlarımın 5
Nisan Avukatlar Günü’nü kutluyorum.
5
Nisan Avukatlar Günü, yargı yoluyla hakkına ulaşmaya çalışan herkesin günüdür.
Avukat
olmak, hele ki ülkemizde avukat olmak ve avukat kalabilmek çok zordur.
Bizler,
Hukuk Devleti’nin varlığı için avukatız.
Bizler,
Hukukun herşeyi çözdüğüne inandığımız için;
hukukun üstünlüğünden yana olduğumuz için
avukatız.
Bizler,
halkın güvencesi olabilmek için avukatız.
Biz
Avukatlar;
çocuğa,
kadına, canlılara yapılan şiddetin karşısında duranlarız.
Doğa
katliamlarına karşı mücadele edenleriz.
Halkın
yargıdaki gücüyüz.
Bizler,
kamunun
vicdanı,
demokrasinin
teminatı olan; avukatız.
Ve
bizler,
Hiç
tanımadığımız insanların hakkına ulaşması için,
Ve
hakkı yenilenler için çalıştık, çalışmaya da devam edeceğiz.
Demokrasi
için, güçler ayrılığı için,
Bağımsız,
tarafsız yargı için
dün
olduğu gibi bugün de, yarın da çalışmaya devam edeceğiz.
Engellensek
de, zorluklarla karşılaşsak da, yok sayılmaya çalışılsak da,
Halkın
yargıdaki gücüyüz.
yargının
kurucu unsuruyuz.
Hukukun
emekçisiyiz.
“HERKES
İÇİN ADALET!” diyenler bizleriz.
Ve
Adaletin bekçisi olabilmek için daima varız, var olmaya da devam edeceğiz.
Avukatlar
mücadeleyi sever, çünkü mücadelenin kendisi, avukatlık mesleğidir.
Avukatlar
olduğu sürece, bağımsız ve tarafsız yargının varlığı sürecektir.
Türkiye
Cumhuriyeti; Atatürk İlkelerine,
Demokratik, Laik ve Sosyal Hukuk Devletine bağlı kalmaya devam edecektir.
Hep haykırdık;
“Avukat, yargının
teminatıdır”,
“Hâkim ve savcı
nasıl korunuyorsa, avukat da öyle korunmalıdır.” dedik.
“Uygulama ve
söylemlerle meslek mensuplarımızı hedef göstermeyin” dedik.
“Gün gelecek
sizin de avukata ihtiyacınız olacak” dedik.
Ama daha kötü bir
tabloyla karşılaştık.
Hakarete
uğradık, dövüldük, öldürüldük.
“Artık
yeter” diyoruz, “daha ne kadar öleceğiz” diye soruyoruz.
Mesleğimizi
yaptığımız için kategorize edilmek istemiyoruz.
Davaların
tarafı gibi görülüp, saldırıya uğramak, öldürülmek istemiyoruz.
Daha
16 Mart da Kocaeli, Gebze de genç meslektaşımız Av. Ersin Aslan, haciz
sırasında öldürüldü.
Meslektaşımıza
rahmet dilerken bu tür olayları şiddetle kınıyor, benzeri olayların birkez daha
yaşanmamasını diliyoruz.
Değerli
Meslektaşlarım,
Sizlerin
de bildiği gibi yargının vazgeçilmez unsurları; avukatlar, hâkimler ve
savcılardır.
Dünyanın
hangi ülkesinde olursak olalım,
bir
ülkenin; yargı sisteminin bağımsızlığı, tarafsızlığı ve savunmaya verdiği değer
o ülkeyi gerçek hukuk devleti yapar.
Yargılamada
savunmaya ne kadar önem verilirse,
yargının
bağımsız ve tarafsız kalabilmesi,
o
kadar mümkün olacaktır.
Bu
sebeple;
“Yargı
Sistemi İçerisinde Avukatlığı Güçlendirmek” demek;
“Hukuk Devletini Güçlendirmek” demektir.
Yargılama
içinde avukatlar ne kadar güçlü ise,
yargı
o derece adil kararlar verecek, bağımsız ve tarafsız kalabilecektir.
Oysa
tüm bunlara rağmen;
Davaların
tarafı gibi görülüp müvekkilin yerine konulan,
kimi
Siyasetçiler tarafından yıpratılmak istenen,
yaptıklarımızdan
rahatsız olanlarca hedef tahtasına koyulan,
sesleri
kısılmaya çalışılan bizleriz.
Angarya
noktasına getirilen düşük CMK ücretleriyle çalıştırılan,
Kamu
hizmeti yaptığı unutturulmak istenen bizleriz.
Cüppelerimize
düğme dikilmeye çalışılan,
Genel
kurulları yaptırılmayan yine bizleriz.
Oysa
unutulmasın ki avukatların sesi
kesilirse, toplumun nefesi kesilir.
Değerli
meslektaşlarım,
70
yılı aşan mazisi ile Çanakkale Barosu,
Demokratik,
laik ve sosyal hukuk devleti için,
hukukun
üstünlüğü için,
yargı
bağımsızlığı ve güçlü savunma için çalışan bir barodur.
Ulu
Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün gösterdiği hedefe ulaşma adına, açtığı yolda
ilerlemeyi görev bilmiştir.
Bu
yolda karşılaştığı zorluklara hiçbir zaman boyun eğmemiştir.
Çanakkale
Barosu, avukatlarımızın bağımsız ve özgür yanının koruyucusu,
Yurttaşlarımızın
temel hak ve özgürlüklerini savunucusudur.
Avukatlık Kanunu’nun Barolara
verdiği görev çok net ve açıktır.
“Hukukun
üstünlüğünü, insan hak ve özgürlüklerini savunmak ve korumak”
baroların görevidir.
Çanakkale Barosu da gerek
Çanakkale’de gerekse ülkemizde,
her türlü çevre, insan
hakkı ve hukuk ihlallerine karşı taraf olmayı sürdürecektir.
Saygıdeğer
Meslektaşlarım,
Pandemi
süreci; iki yıldır maalesef avukatlar haftasını etkinliklerle kutlamamızı
engelliyor.
Ülkemizdeki
hasta sayısının artışı, vefatlar, sevdiklerimizi yanımızdan alıyor.
Bu
hastalık nedeniyle geçen hafta, Gelibolu İlçe Temsilcilerimizden Av. Erdoğan
Doğan’ı kaybettik.
Vefatı
bizleri derinden üzmüştür.
Meslek
büyüğümüz ve abimiz Av. Erdoğan Doğan,
Gelibolu’da
mesleki ve Baroculuk adına bizlerle önemli çalışmalara imza atmıştı,
14
Eylül 2020 tarihinde Biga’dan Av. İhsan Şen abimizi kaybettik,
11
Mayıs 2020 tarihinde Av. İlhan Ersak abimizi kaybettik,
Değerli
üstatlarımızdı, mesleğimize katkıları çok büyüktü, beyefendi insanlardı.
Onları,
bu anlamlı günde birkez daha saygıyla ve rahmetle anıyor,
değerli
ailelerine ve hukuk camiamıza başsağlığı diliyorum.
Değerli
Meslektaşlarım,
Sağlık
açısından çok zorlu bir süreçten geçiyoruz.
Salgına
karşı kendimizi savunmak durumundayız.
Hepimizin
geleceği için gerekli tüm hassasiyeti göstererek, tedbirlere uymak zorundayız.
Son
günlerde çıkan bazı haberlerde Sayın Sağlık Bakanı’nın yaptığı açıklamada
“Kritik görevlerde bulunanların aşılamasına bu
hafta başlanacak. Öğretmenler aşı için şu an tanımlı. Emniyet, jandarma,
hâkimler, savcılar hepsinin aşıları bu hafta başlıyor.” denilmiştir.
Oysa
Avukatlar da, hâkimler ve savcılar gibi kritik görev yapmaktadır.
Avukatlar;
duruşma salonunda, kalemde, icrada, müdürlüklerde,
hatta
adliye dışında herkesle daha yoğun bir temasta bulunmaktadır.
Yani
daha fazla risk altındadır.
Öte
yandan avukatların aşı olması, adliyedeki herkesin sağlığı için gereklidir.
Avukatların
aşı planlamaları hâkim ve savcılarla birlikte yapılmalıdır.
Pandemi
sürecinden bahsederken, bu savaşın esas kahramanlarından bahsetmeden
geçmemeliyiz.
O
kahramanlar ailelerinden, sevdiklerinden uzakta tam 1 yıldır bizler için, bu
ülke için ciddi bir emek harcamaktadırlar.
Bu
vesileyle,
Pandemi
koşullarında ülkemize hizmet eden, canla başla emek veren tüm sağlık
çalışanlarımıza buradan teşekkürlerimi, şükranlarımı sunuyorum.
Değerli
Meslektaşlarım,
Pandemi gerekçe
gösterilerek, Genel Kurullarımızı yapamadık.
Maalesef; bu
süreçte yasalara ve mevzuata aykırı durumlara şahit olduk.
Yönetmelik ve
İdari Kararlar, Avukatlık Kanununun üzerinde görüldü.
Yüksek Seçim
Kurulu bu konuda birbiriyle çelişen kararlar verdi.
AVM’ler açıkken, salonlar
ağzına kadar dolu Parti Kongreleri yapılıyorken;
Baroların Genel
Kurulları yapılamadı, yaptırılmadı.
Ekim ve Aralık 2020 de yapamadığımız Genel Kurulumuzu
Mayıs 2021’de yapmakla ilgili yasal süreci başlatmış
bulunuyoruz.
Sağlık dışında başkaca bir engelle karşılaşmamayı temenni
ediyoruz.
Değerli
Meslektaşlarım,
İstanbul
Sözleşmesi ile ilgili alınan kararı hepimiz biliyoruz.
Çanakkale
Barosu olarak kadına yönelik her türlü şiddetin daima karşısındayız.
Kadın
hakları mücadelesini daha da güçlendirmeye kararlıyız.
Kadına
yönelik şiddetin bir insan hakkı ihlali olduğunu vurgulamaya,
kadını
birey olarak görmeyen anlayışın karşısında durmaya devam edeceğiz.
Hukuki
ve fiili eşitliği sağlama yolunda,
Kadın
erkek eşitliğini anlatmaktan vazgeçmedik, vazgeçmeyeceğiz.
Değerli
meslektaşlarım,
Sözlerimi
bitirirken,
6
yıl önce 31 Mart da teröristler tarafından Çağlayan Adliyesi’nde görevi başında
şehit edilen İstanbul
Üniversitesi Hukuk Fakültesinden sınıf arkadaşım, Şehit Cumhuriyet Savcısı
Mehmet Selim Kiraz'ı saygıyla anıyorum.
Yanısıra vefat eden tüm
meslektaşlarım ile yargı mensuplarına rahmet diliyorum.
Bugün
burada bizlerle olduğunuz için sizlere ayrı ayrı teşekkür ediyorum.
Farabi’nin
dediği gibi; ‘toplum sevgi ile kaynaşır, adaletle yaşar, dürüst çalışmakla
hayatta kalır.’
Ve
Mustafa Kemal Atatürk’ün dediği gibi
“Herhalde dünyada
bir hak vardır ve hak kuvvetin üstündedir.”
Bu
duygu ve düşüncelerle,
Ülkemize,
hak ettiğimiz hukuk devleti ve
demokrasi
anlayışının yerleşmesi umuduyla,
HERKES
İÇİN ADALET
ADALET
İÇİN AVUKAT diyerek
tüm
meslektaşlarımın Avukatlar Gününü kutlar, sevgi ve saygılarımı sunarım.