25 KASIM KADINA YÖNELİK ŞİDDETE KARŞI ULUSLARARASI MÜCADELE GÜNÜ" BASIN AÇIKLAMASI ​
Tarih: 25.11.2019| Okunma Sayısı: 694

 

25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü" Basın Açıklaması

 

25 Kasım 1960'ta Dominik'te diktatörlüğe karşı mücadele veren üç kız kardeşin vahşice katledildiği ve bu olayın resmi kayıtlara "araba kazası "olarak geçmesinin üstünden 59 yıl geçti.

Bu üç kız kardeşin öldürüldüğü tarih olan 25 Kasım;  1999 yılında Birleşmiş Milletler tarafından Kadına Yönelik Şiddetle Uluslararası mücadele günü olarak ilan edilmiş ve kadınların kadın olmalarından ötürü maruz kaldığı her türlü  şiddete karşı mücadelelerinde,  tüm dünyada farkındalığın yaratılmaya çalışıldığı bir gün haline gelmiştir.Daha geçtiğimiz günlerde  tıpkı Mirabel kardeşlere olduğu gibi Şili'de pandomim sanatçısı ve aktivist olan Daniela Carrasco'nun cansız bedeni gözaltına alındıktan 24 sonra, tecavüz edilmiş ve işkenceye maruz kalmış   halde demir korkuluklara  asılı bulunmuştur.Bu olay gösteriyor ki aradan geçen onca yıla rağmen hala ,Ne yazık ki; biz kadınlar olarak dünyanın her yerinde şiddete karşı mücadelemizi  , öncelikle ;en temel hak olan yaşama hakkımızı müdafaa noktasında veriyoruz.Emine Bulut'un "yaşamak istiyorum" çığlığını  atan aslında sadece o değil şiddet gören ve görme tehdidi altında olan tüm kadınlardır.

Yasal mevzuattaki tüm değişiklik ve düzenlemelere rağmen, kadına yönelik şiddet artarak devam etmektedir. Bunun nedeni toplumsal zihniyet dönüşümünün sağlanamamış olması ve şiddetin kaynağına odaklı çözümlerin geliştirilmemiş olmasıdır.

Kadın kazanımlarını hukuken ortadan kaldıracak yasal düzenlemelerin yapılmaya çalışılması, laik ve bilimsel eğitimden uzaklaşılması, Diyanet İşleri Başkanlığı’na bağlı kurumlarda üniversitelerde ve kamu-kurum ve kuruluşlarında kullanılan dil ve açıklamalar kadın mücadelesini olumsuz etkilemekte, kadının insan haklarının ihlalinin artmasına yol açmaktadır. İstanbul Sözleşmesi’ni imzalayan bir ülke olmamıza rağmen, aile hukuku ve kadına karşı şiddet alanında uzlaşma ve arabuluculuk uygulamasının düşünülmesi, nafaka konusunda yapılmak istenilen değişiklik sözleşme hükümlerinin ihlali olacağı için kabul edilemez.

Kadına şiddet noktasında isteğimiz ve çağrımız ise aslında sadece yürürlükteki İstanbul Sözleşmesi ve 6284 sayılı kanunun etkin bir biçimde uygulanmasıdır.

Bu noktada;

25 Kasım’da bir kez daha şiddetten kurtulmak için önce her alanda eşitlik, Şiddet önlenememiş, tehdit ortaya çıkmış ise, kadınların koruma kanununa göre etkin bir şekilde korunmasını; Tehditten de korunamamış, bir kadın zarar görmüş ise etkin kovuşturma ve Çalışma hayatında, siyasette, eğitimde her alanda son derece üretken olabilecek kadınların güçlendirilmesini istiyoruz.

Çanakkale Barosu olarak, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetin Ortadan Kaldırılması için Uluslararası Mücadele Gününde, her gün olduğu gibi, kadınların Cumhuriyetle ve Uluslararası sözleşmelerle elde ettiği kazanımları ihlal edecek ve ortadan kaldıracak düzenleme ve değişikliklerin karşısında olmaya devam edeceğimizi kadına karşı şiddetin ortadan kaldırılması için mücadelemizi sürdüreceğimizi kamuoyuyla saygıyla paylaşıyoruz.

                                     

                                          ÇANAKKALE BAROSU

                   ÇANAKKALE BAROSU KADIN HAKLARI KOMİSYONU

29.03.2024
AV. HANDE KESKİN
BARO BAŞKANI

BARO LEVHASI


© Web sitesi hizmeti Türkiye Barolar Birliği tarafından verilmektedir.